Bildik, bilindik Ali Nazik tariflerinden farklı bir tarif
vermek niyetindeyim bugün ama tabii ki Ali Nazik yemeğinin aslını bozmadan!
Hanımlar zaman zaman ’’Ah, aman, bugün acaba ne yemek yapsam?’’ diye kafa
yorarken, yaratıcılıklarını da dökerler ortaya ve değişik yemekler ve tarifler
çıkar karşımıza.
Bugün ki yemek tarifim de işte öyle bir şey!
Ah, ah biz ülke insanımız için ekmek çok önemli bir
besindir. Hem çok tüketir o oranda da bir o kadar da israf ederiz. Dünya
ülkelerinde nice insanlar açlıkla mücadele ederken, bayatlayan ekmekleri
sağlıklı koşullarda muhafaza etmeyi ihmal eder, buzdolabında koruyup veya
fırınlayıp galeta unu haline getirebileceğimizi bildiğimiz halde; naylon
torbaya koyar, kendi kaderi ile baş başa bırakıp, küflenip atılmasına sebep
oluruz.
Hele eskiden ekmeklerin altına imal eden fırının adının
yazılı olduğu etiketler yapıştırılırdı. Bu etiketler yüzünden kilolarca ekmek
çöpe atılırdı, neyse ki bu uygulamadan vazgeçildi. Yine de ekmeği israf etmeye
devam etmekteyiz.
Şimdi niye bu kadar ekmek lafı ettin diyeceksiniz! Ali
Nazik’i bayat ekmekle yapacağız da ondan!
Ali Nazik, Ala nazik veya eli nazik olarak da adlandırılan,
Güneydoğu Anadolu kentlerimizde çokça yapılan ve Gaziantep ilimizin yöresel
yemekleri listesinde, ilk sıralarda yer alan bu yemeğin adının, bir rivayete göre; Yavuz Sultan Selim’in
beğenisinden geldiği söylenmektedir.
Malzeme listesi: ( 4 kişilik)
300 gr. Kıyma( koyun-dana karışık)
3 adet iri bostan patlıcanı,
250 gr. Süzme yoğurt,
8 adet bayat ekmek dilimi,
3 kaşık tereyağı,
2 domates,
2 adet yeşilbiber,
1 çorba kaşığı kırmızı pul biber,
1 çay kaşığı tuz,
1 çay kaşığı karabiber,
Yarım demet maydanoz,
Bostan patlıcanlarını közlemekle başlayalım işe. Közlenen
patlıcanları kabuklarını soyduktan sonra bıçak ile kıyalım. Ve bir tavada 1
kaşık tereyağı ile çevirelim. Bu arada başka bir tavada da küp küp doğranmış
bayat ekmekleri de yine bir kaşık tereyağı ile kızarmaya başlayalım. Bir başka kapta da içine çok az su katılmış
kıymayı suyunu çektikten sonra, yine
tereyağı ile kavuralım ama kıymanın kıtır kıtır olmamasına dikkat edelim.
Kavrulan kıymaya doğranmış bir domates ile halka halka kesilmiş biberler ile
kırmızı pul biberi, karabiberi ve en son tuzunu ilave edelim.
Malzemeler kavrulurken, süzme yoğurdu su ile biraz akışkan
bir hale getirip, iyice ezilmiş sarımsakları yoğurdun içine katalım… Ve tavada
yağda çevrilmekte olan patlıcanların altındaki ateşi kapatıp, yoğurdu içerisine
katalım. (Yoğurt kesilmesin diye dikkat edelim.)
Şimdi sıra geldi servis tabaklarını hazırlamaya; Servis
tabaklarına ilk önce tereyağında kızarttığımız ekmekleri eşit miktarda yayalım.
Üzerine yoğurtladığımız patlıcanları, en üst kısma da kavurup baharatlarla
tatlandırdığımız kıymayı yerleştirip, en son doğranmış maydanoz ile süsleyerek,
sıcak olarak sofrada sevdiklerimize servis edelim.
Bu mevsim bostan patlıcanını bulmak zor derseniz ki
haklısınız o halde mor abiyelinin bollaştığı zamanda ilk yapacağınız yemekler
listesinde olmasını dilerim bu tarifin. Yazdan közleyerek, derin dondurucuda
muhafaza ettiğim için malzeme sıkıntısı yaşamamaktayım diyeceğim ama bu
aylardan sonra da yaz sebzelerinin, kışa nasıl hazırlandığını ve muhafaza
edildiğini zaman zaman burada sizlere anlatmak dileğindeyim.
Sofralarınız şen ve bereketli, afiyet şeker olsun.
Sevgi ve saygılarımla.
Ayşen Arslangiray Kura
23 Mart 2012/İzmir